Subakromiyal Ağrı Sendromu
Subakromiyal Ağrı Sendromu
Subakromiyal ağrı sendromu genellikle tek taraflı tramvaya bağlı oluşmamış, aktomiyon çevresinde oluşan lokalize ağrı olarak tanımlanır. Bu tip ağrılar baş üzeri aktivitelerde özellikle ağırlıklı olan hareketlerde artar. Subakromiyal ağrı sendromu, subaktomiyal bölgeyle alakalı tüm problemleri içine alan şemsiyr bir terimdir. Rotator cuff tendinit, rotator cuff zedelenmeleri veya kopmaları subaktomiyal bursit, biseps tendiopati ve her türlü omuz kapsülü tendon zedelenmelerini içine alan bir terimdir.
Omuz Biyomekaniği özet
Omuz hareketlerinin hiçbiri tek başına glrnohumetal eklemin yaptığı hareketten ibaret değildir. Kolun yukarı kalkışıyla olan harrkerler ve glenphumaral ritim şu şekilde özetlenebilir.
Humerus başının arkaya yuvarlanması ve aşağı kayması
Klavikukanın posteriyor rotasyonu
Skapulanın extrrnal rotasyonu
Skapular posterior tilt ve
Skapulanın yukarı doğru rotasyonu
Skapula akromiyon hımerus başı ve çevreleyen yapıların bu hareketleri ve ritimlerinin doğruluğu omuzda sakatlanmaların ve sıkışmaların olmasını önler.
Subaktomiyal problemler omuzdaki en yaygın görülen sıkıntıdır. Yaşla birlikte artan risk altmışlı yaşlarda en yüksek olmakla birlikte popülasyonun yüzde kırkını etkiler.
Risk Faktörleri
Risk faktörleri dışsal ve içsel olarak iki ana başlık altında incelenebilir. Tendon kalitesi, yaş, genetik, anatomi, aktomiyonun şekli yüksekliği, yaptığı açı içsel faktörler; postür, eklem kinematiği, çevre kas gücü ve dengesizlikleri etkileyen dış faktörler arasında gösterilebilir.
İmpinhement üç ana şekilde olabilir
Humerus başının kontrolünün kaybedilmesi, skapular instabilite ve omuz eklemini çevreleyen yapıların boyutlarının değişimi
Etkilenen hastalar genellikle 40 yaşın üzerindedir ve önceden bilinen herhangi bir travma olmaksızın kalıcı ağrıdan muzdariptir.
Tedavi:
Tedavi hastanın yaşına, aktivite düzeyine ve genel sağlığına bağlıdır. Amaç ağrıyı azaltmak ve işlevi yeniden kazanmaktır. Konservatif tedavi, tedavinin ilk basamağıdır ve iyileşme ve fonksiyona dönüş fark edilene kadar yaklaşık bir yıla kadar düşünülmelidir. Ameliyat sadece hasta kapsamlı ameliyatsız tedaviye yanıt vermiyorsa düşünülmelidir.
Konservatif tedavi şunlardan oluşur; göreceli dinlenme, ağırlaştırıcı faaliyetlerin, özellikle baş üstü faaliyetlerin azaltılması, ağrı ve şişmeyi azaltmak için ilaçla, fizik tedavi yönetimi ve subakromiyal enjeksiyon. Kortizon, antienflamatuar ve ağrı azaltıcı etkisi nedeniyle sıklıkla kullanılır, ancak bu, ilgili yapıya bağlı olarak tartışmalıdır ve tendona bağlı ağrılarda kullanılmamalıdır.
Cerrahi tedavinin konservatif tedaviden daha etkili olduğuna dair ikna edici bir kanıt yoktur ve cerrahi ancak konservatif tedaviler ağrıyı azaltamadığında veya fonksiyonu geri getiremediğinde düşünülmelidir. Yaralanmanın biçimine, karakterine ve ciddiyetine bağlı olarak çeşitli cerrahi teknikler uygulanabilmektedir, ancak şu anda cerrahi teknik için net bir tercihten bahsetmek doğru olmaz.
Fizik tedavi yönetimi şunları içerir:
Ağrı ve şişliği azaltmak için akut fazda RICE tedavisi
Stabilite ve postural düzeltme egzersizleri (ileri kafa postürü/kifoz)
Hareketlilik Egzersizleri (servikal omurga / torasik omurga / genel olarak üst ekstremite / GH eklemi ve skapular)
Servikal ve / veya torasik omurga üzerinde manuel tedavi uygulamaları (ayrıca göğüs kafesi)
Güçlendirme ve Nöromüsküler kontrol egzersizleri
Kapsüler germe dahil germe egzersizleri
Omuzun manuel terapi teknikleri
Bantlama teknikleri (örneğin kinesiyolojik bantlama veya sert skapular bantlama)
Akupunktur
elektriksel uyarım
Ultrason ve kas-iskelet ultrasonu
Düşük seviyeli lazer tedavisinin kas gücü dışında tüm semptomlar üzerinde olumlu etkileri vardır
İlk 8 haftada kortikosteroid enjeksiyonları
Yüksek enerjili ekstrakorporeal şok dalgası tedavisi (ESWT), düşük enerjili ESWT’den daha etkilidir, akut fazda ESWT önerilmez.
Flex2Shape
FZT Ece Şişman
Yorumlar
Клиники в Германии предлагают широкий спектр процедур и услуг, помогающих людям управлять своим здоровьем и благополучием. От первичной помощи до специализированного лечения?—?здесь найдется что-то для каждого. Но как организовано лечение в этих клиниках и сколько оно стоит? https://doc-muenchen.de/. Когда вы посещаете клинику в Германии, вас попросят заполнить анкету, в которой содержится подробная информация о вашей истории болезни, текущих лекарствах и любых существующих заболеваниях. Эта информация используется для определения наилучшего вида лечения, соответствующего вашим потребностям. В зависимости от клиники, которую вы посещаете, вам также может потребоваться предоставить подтверждение страховки или другие формы оплаты до получения услуг.
После того, как ваша анкета будет заполнена и принята персоналом клиники, за вами будет закреплен врач или терапевт, который обеспечит индивидуальный уход и лечение. В зависимости от типа заболевания, которое лечится, это может включать прием лекарств, сеансы физиотерапии, психотерапии или другие виды специализированной помощи.
Стоимость лечения в клиниках Германии варьируется в зависимости от типа предоставляемых услуг и от того, покрываются ли они страховкой или нет. В целом, большинство стандартных процедур покрываются государственными планами медицинского страхования, поэтому пациенты не должны нести никаких расходов из собственных средств, если только они не выбрали дополнительные услуги, например, частные консультации.
Клиники в Германии хорошо организованы и предлагают отличное качество обслуживания по разумным ценам для тех, кто в нем больше всего нуждается. Благодаря первоклассным учреждениям, в которых работают опытные специалисты, стремящиеся предоставить качественные медицинские услуги своим пациентам?—?независимо от их финансового положения?—?немецкие клиники являются отличным выбором для тех, кто ищет медицинскую помощь или терапевтические услуги за рубежом.