Karpal Tünel Sendromu
Karpal Tünel Sendromu
Karpal tünel, avuç içi kısmında yer alan ve kemiklerle, bağlarla çevrili bir dar kanaldır. İçerisinden 9 adet tendon ve 1 adet sinir geçer, bu sinirin adı median sinirdir. Karpal tünel sendromu (KTS), boyun bölgesinden bileğe kadar uzanan median sinirin, karpal tünelden geçerken burada bası altında kalması sonucu meydana gelir. Median sinirin karpal tünelde sıkışmasına bağlı olarak bu bölgede karıncalanma, duyu kaybı, ağrı gibi semptomlar görülür. Bu semptomların yanı sıra hastalığın ilerlemesi ile kas gücü kaybı ve kas atrofisi gibi motor semptomların da eşlik ettiği bir tuzak nöropatidir.
KTS gelişmesindeki başlıca sebepler gebelik, diyabetes mellitus, romatizmal hastalıklar, hipotiroidizm, aşırı şişmanlık, karpal kemiklerde kırık ve anormallikler, yapısal olarak tünelin darlığı gibi faktörler olsa da en sık görülen sebebi uzun süreler boyunca el ve el bileğinin tek tip tekrarlayıcı hareketler gerektiren meslek grupları ve hobilere bağlı travmalardır. Genellikle 20-70 yaş aralığındaki kişilerde görülür. Kadınlarda erkeklere göre 2-5 kat daha sık rastlanır.
Semptomlar
Karpal tünel sendromunda ilk göze çarpan ve bu sendromun klasik bulgusu olan ilk üç parmak ile 4. Parmağın radial yarısında uyuşma ve karıncalanma görülmesidir. Bunun yanı sıra hastalar karşımıza, dirseğe, kola, omuza ve boyuna doğru yayılan ağrı, acı gibi şikayetlerle çıkarlar. Semptomlar genellikle median sinirin innerve ettiği başparmak, işaret parmağı, orta parmak ve yüzük parmağın radial kısmında oluşur fakat sıklıkla bütün parmaklarda şikayet vardır.
Hastaların çoğu 40 yaş üzeri kadınlardır. Geceleri uykudan ağrı ve uyuşma ile uyanmak tipiktir. Hastalar ellerini sallayarak ve el egzersizleri yaparak biraz rahatlama sağlayabilir. Şikayetler gün içinde devam eder, ellerin kullanılması semptomları alevlendirir. El egzersizleri hastalığın başlarında faydalı olsa da daha ağır olgularda hastalarda, el becerilerinde azalma, kaslarda atrofi ve güçsüzlük görülür.
Tanı Ve Fizyoterapi Değerlendirme Yöntemleri
Hastaların çoğu ağrı ve karıncalanmaların giderek şiddetlenmesi sebebiyle erken dönemde kliniğe başvururlar. KTS tedavisinin etkili olabilmesi için erken tanı önem arz etmektedir. Karpal tünel sendromu teşhisi için öncelikle hasta hikayesi dinlenmelidir daha sonra muayene bulguları ile beraber tanı koymaya devam edilmelidir sadece fizik muayeneden elde edilen semptomlarla değil, ultrason, MRG, EMG gibi elektrofizyolojik testler ile tanıyı desteklemek gerekir.
Genel Tedavi Yöntemleri
KTS tedavisinde bazı konservatif ve cerrahi yöntemlerden yararlanılmaktadır. Tedavi, hastalığın şiddetine göre şekillendirilir. Teşhis konulması ile birlikte, hastalığa sebep olan etkenler araştırılmalı, gerekli laboratuvar incelemeleri yapılmalıdır. Altta yatan sistemik bir hastalık söz konusu ise, buna özel tedavi ile semptomlar kontrol altına alınmalıdır.
➢ Altta yatan herhangi bir hastalık yok ve semptomların şiddeti orta derecede ise, komplikasyon gelişmemesi ve başarısızlıkla sonuçlanmaması adına önce invazif değil, konservatif tedaviler tercih edilmektedir.
➢ Konservatif tedavi yöntemleri arasında; aktivite modifikasyonu, tendon ve sinir kaydırma egzersizleri, steroid olmayan anti-inflamatuvar ilaçlar, ekstremite şişliği varsa diüretikler gibi tedaviler uygulanır. Alternatif olarak yoga teknikleri, germe hareketleri manuel terapi sayılabilir. Özellikle gece şikayetleri olan hastalara, ağrıyı kontrol etmek amacıyla splint önerilebilir.
➢ İnvazif tedavide ise, steroid enjeksiyonu, non-invazif tedavinin etki etmediği durumlarda kullanılır. Karpal tünele lokal enjeksiyon şeklinde uygulanabilir.
➢ Son olarak cerrahi tedavi; konservatif yöntemlerin işe yaramadığı, semptomlarda artış olduğu durumlarda devreye girer. Median sinirde denervasyon görülmüşse cerrahiye alınır.
Cerrahi tedavi olarak: Açık karpal tünel gevşetme operasyonu, endoskopik ve yarı açık karpal tünel gevşetme operasyonu ve postoperatif rehabilitasyonu örnek verebiliriz.
Karpal Tünel Sendromunda Fizyoterapi Ve Rehabilitasyon
➢ Splintleme; Bileklik kullanımı ya da splintleme dediğimiz tedavi yöntemi hastanın bileğini uyurken sabit tutan bir ateldir. Splintlerin kullanımıyla yüksek basıncın azaltılması hedeflenir. Hasta el bileğine yük bindirilecek bir işle uğraşacaksa mutlaka kullanması gerekiyor.
➢ Egzersizler; Tedavini başlangıcında hastanın performansı, kuvveti ve fonksiyonel kapasitesi değerlendirilmektedir. Buna yönelik olarak ağrı sınırında parmaklara ve ele kuvvetlendirme egzersizleri yapılır. KTS hastalarına egzersiz olarak tendon ve sinir kaydırma hareketleri öğretilir. Bu hareketlerin sinir iletimlerinde düzenleme sağladığı düşünülmektedir. Esneme ve güçlendirme egzersizleri semptomları hafif olan hastalarda işe yarayabiliyor fakat egzersizlerin fizyoterapist gözleminde yapılması gereklidir.
➢ Ergonomik önlemler ve düzenlemeler; Karpal tünel sendromuna sahip bir birey bu hastalıkla başa çıkmak için çeşitli yaşam tarzı değişiklikleri ile alternatif tedavi yöntemlerini doktora bağlı olarak kullanabilir. KTS ve çalışma ortamı birbiriyle ilişkilidir. Elleri kullanırken fazla kuvvet ile kullanılması KTS semptomlarını açığa çıkarabilmektedir.
Flex2Shape
FTT Büşra Demirkaya